Ailesine resti çeken Özcan Deniz’den olay sözler
Ünlü şarkıcı ve oyuncu Özcan Deniz ile menajerliğini de üstlenen kardeşi Ercan Deniz arasında yaşanan anlaşmazlığın ardından ikilinin arasına soğuk rüzgarlar girmişti. Abi, kardeşin tartışmasına kız kardeşleri Yurda Güler de dahil olmuş ve Özcan Deniz'in eşi Samar Dadgar hakkında ağır ifadeler kullanmıştı. Özcan Deniz, yaşananlar sonrasında ailesiyle görüşmeyi kesmişti.
Yoluna artık eşi ve oğluyla devam edeceğini açıklayan Özcan Deniz, "Değerin asla düşmez. Bazen sadece seni hak etmeyenlerin eline düşersin" başlıklı paylaşımında şu ifadeleri kullandı: "Yarın her şey geçse de, Kalp'de bıraktığı tortu asla geçmez ve onunla yaşar insan. Bende bu tortuyu bırakanlar elbet bir gün anlayacaktır; onlara benim verdiğim saygınlığı kimse vermeyecek, dertlerine canıyla, kanıyla, varıyla, yokuyla benim kadar kimse koşmayacak. Gurur duyması gerekene tepeden baktıklarını, şükretmeleri gerekenlere küfrettiklerini anlayacaklar.
Bir zeytini dört kere ısırarak kahvaltı yaptığımız günlerden, yatağa aç girdiğimiz günlerden, tuvaletsiz mutfaksız fareli evlerden (bunun filmini çekeceğim) hayal bile edemeyecekleri buralara gelme sebeplerimize küfretmenin acı finalini göstermesin Allah. Hepsini unuttunuz değil mi? Ben tek bir gününü bile unutmadım. Kendimi ve sizi oralardan çıkartmak için 9 yaşımdan beri savaş verdim. Bu uğurda kanım bile döküldü. Nasıl unuturum. Sen de savaştın bunu inkar edemem. Farkımız sen nimet olarak önüne serilenlere, sebeplerine küfürle, inkarla, müsrif ederek yaklaştın. Asla dilemem ama bereketsiz ve aldanılmış bir son bu yolun sonu. Çok acı. O eşik aşıldı artık. Temiz bir yer kalmadı tutabileceğim.
Bana iyi gelenlerle, dağımın karı karım ve bahçemin en güzel gülü yavrumu yanıma aldım, Allah'a güvenip seni ona emanet edip gittim. Bir gün affedilmen(iz)dileği ile. Seni, sizi hala çok seviyorum. Ama tek başına yetmiyor bu. Sadece kendimi ve çekirdek ailemi korumaya alıyorum. Ne kadar acı ve utanç verici değil mi, bu korumayı sana karşı, size karşı yapıyor olmam! Hayat bana hep büyük sınavlar yaşatıp sonrasında hep armağanlarla geldi. 'Bu da bir armağandır' deyip eskisinden daha güçlü ve daha parlak yola devam ediyorum. Sana teşekkür borçluyum. Bana yaşattığın(ız) her ihanetle çok şey öğrettiğin(iz)için. Her şeye şükürler olsun."
Yoluna artık eşi ve oğluyla devam edeceğini açıklayan Özcan Deniz, "Değerin asla düşmez. Bazen sadece seni hak etmeyenlerin eline düşersin" başlıklı paylaşımında şu ifadeleri kullandı: "Yarın her şey geçse de, Kalp'de bıraktığı tortu asla geçmez ve onunla yaşar insan. Bende bu tortuyu bırakanlar elbet bir gün anlayacaktır; onlara benim verdiğim saygınlığı kimse vermeyecek, dertlerine canıyla, kanıyla, varıyla, yokuyla benim kadar kimse koşmayacak. Gurur duyması gerekene tepeden baktıklarını, şükretmeleri gerekenlere küfrettiklerini anlayacaklar.
Bir zeytini dört kere ısırarak kahvaltı yaptığımız günlerden, yatağa aç girdiğimiz günlerden, tuvaletsiz mutfaksız fareli evlerden (bunun filmini çekeceğim) hayal bile edemeyecekleri buralara gelme sebeplerimize küfretmenin acı finalini göstermesin Allah. Hepsini unuttunuz değil mi? Ben tek bir gününü bile unutmadım. Kendimi ve sizi oralardan çıkartmak için 9 yaşımdan beri savaş verdim. Bu uğurda kanım bile döküldü. Nasıl unuturum. Sen de savaştın bunu inkar edemem. Farkımız sen nimet olarak önüne serilenlere, sebeplerine küfürle, inkarla, müsrif ederek yaklaştın. Asla dilemem ama bereketsiz ve aldanılmış bir son bu yolun sonu. Çok acı. O eşik aşıldı artık. Temiz bir yer kalmadı tutabileceğim.
Bana iyi gelenlerle, dağımın karı karım ve bahçemin en güzel gülü yavrumu yanıma aldım, Allah'a güvenip seni ona emanet edip gittim. Bir gün affedilmen(iz)dileği ile. Seni, sizi hala çok seviyorum. Ama tek başına yetmiyor bu. Sadece kendimi ve çekirdek ailemi korumaya alıyorum. Ne kadar acı ve utanç verici değil mi, bu korumayı sana karşı, size karşı yapıyor olmam! Hayat bana hep büyük sınavlar yaşatıp sonrasında hep armağanlarla geldi. 'Bu da bir armağandır' deyip eskisinden daha güçlü ve daha parlak yola devam ediyorum. Sana teşekkür borçluyum. Bana yaşattığın(ız) her ihanetle çok şey öğrettiğin(iz)için. Her şeye şükürler olsun."